Yök, yok olana kadar...

Şu sanat meselesi dahil, yaratıcılıkla ilgili ne kadar alan varsa, hepsi ile ilgili kişi, çok büyük yüzdeli alt yapıyı 0-5 yaş arasında oluşturuyor. Bu pedagojik gerçeklerden biri. Ayrıca kişi ileri ülkelerde takip ediliyor; yuvadan liseye kadar izlenerek bir kimsenin nasıl bir alana yatkın olduğunun gözetlemesi yapılıyor; en azından yuva ve ilköğretimde bu işler ciddiye alınıyor. Şu bilinmelidir ki yetenek değildir konu, yatkınlıktır ve konu yatkınlık olunca da herkese eşit oranda yaklaşım sağlanır. Yaratıcılıkla ilgili alanların yarıştırılmasından ziyade teşvik edilmesi de söz konusudur ileri ülkelerde. Şimdi tekçi gestapo bir kurum olan Yüksek Öğrenim Kurumu (YÖK) bazı alanlarda özel yetenek sınavını kaldırmış. Hemen şu geldi aklıma; kaldırsa ne olur, kaldırmasa ne olur, yüksek öğrenime gelene kadar ülkede eğitim hapı yutmuş, sen o eğilim, yatkınlık meselesini yuvadan lise önüne kadar takip etmedikten sonra ne yapsan boş. Zaten YÖK boş ve zarar veren bir kurum.

Görsel sanat eğitimcileri tarafından özelden sıkça şikayet alıyorum; hocam sesimiz olun, bize destek verin diyorlar; demek ki içinde birebir olmadığım için sorunlar öylesine fazla ki, bu insanlar bu kadar feryat ediyor. YÖK, ne zaman YOK olur, ülke yüksek eğitimi, eğitimcisi ve öğrencisi ancak o zaman rahat bir nefes alır. Yıllarca hiç bir isyan bayrağını kaldırmayan yüzlerce üniversite hocasının isyan etmemesi de ayrı büyük bir sorun. Salla başı al maaşı durumları. Dün sosyal medyada bir profesör ve bir doçentin kavgası ve bir üniversite ortamındaki ahlaksız yapı ve yapılanmayı gözler önüne sermiştim; işte daha ne olsun ki denir buna. YÖK, gerçekten var ama yok. Hayırlısıyla yok ama yok olana kadar kimse bu kurumdan bir iyilik beklemesin; iyilik bir tarafa büyük tahribatlar veremeye devam edecektir. Bilimsellik denen şeyin bir oyuncak ve statü nedeni olarak bu kurum tarafından değerlendirildiği de bilinsin. Sonuç ahlaki yıkım ve içi bomboş bir yüksek eğitim ve bu durum da giderek katmerleşmektedir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ÖZKAN EROĞLU KİMDİR?

Nasıl bir sanat eğitimi..?

Emil Nolde ve manzaraları